Gençlerle geçen Nurlu vakitler

Ramazan ayından evvelki son yazımızda Karapınar Köyü’nde bulunan genç Nur Talebelerinden bahsetmiştik.

Rabbimin inayeti ile bu gençlerle birlikte çok hoş ve güzel bir Ramazan ayı geçirdik. Sahuru, iftarı, mukabelesi ve teravihi ile güzel bir Ramazan. Tabii mübarek ay içerisinde aynı zamanda Kur’ân Kursu eğitimi de devam etmekteydi. Nurun genç neferleri ile gece sahur vaktine kadar oturur, onlarla nur ikliminde tefekkürî bir seyahate çıkardık. Nurlu bir Ramazandı bizim için. Nuruna doyamadığımız mübarek bir Ramazan. Günleri ve geceleri ile yüreklerimizde tatlı bir hüzün bırakan şehr-i Kur’ân. Birlik, beraberlik, kardeşlik, barış ve esenliği ile şehr-i Rahmet.

İşte böyle bir Ramazandı geçirdiğimiz, nurun genç neferleriyle. Ramazan Bayramı ise Nur bayramıydı bize. Sohbetler, dersler ve muhabbetlerle dolu bir bayram. Ama keder vardı bu bayramda. Hüzün vardı. Gözyaşı ve acı vardı. Zalimin zulmüne uğrayan masum kardeşlerimiz vardı. Hürriyet uğrunda Allah için şehit olan Müslüman kardeşlerimiz vardı. Şehr-i Ramazan’da gözlerde buğu, yüreklerde hüzün vardı. Mübarek gecelerde duâlar vardı dillerden dökülen. Semaya açılan eller vardı. İndirilen hatm-i şerifler, çekilen tesbihatlar vardı. Ama buna rağmen Mısır’da, Filistin’de, Suriye’de, Doğu Türkistan’da kısacası dünyanın her bir yanında Müslümanların akan kanı ve gözyaşı dinmemekte, her geçen gün daha da artarak devam etmekte. İşte bu yüzden hüzün vardı Nurun neferlerinde. Buruktu geçen esenlik ve mutluluk bayramı.

Ramazan ayı süresince bu Nur neferleri ile geceleri Risale sohbetleri yapar, hem Ramazan ayının ne kadar faydalı ve hikmetli olduğunu okur, hem de Müslüman kardeşlerimiz için duâlar ederdik. Ramazan sonrası da bu programımız devam ediyordu. Tâ ki Kur’ân Kursu eğitimi tamamlanana kadar. Yaklaşık üç ay süren yaz Kur’ân Kursu eğitiminin son günlerinde Karasu ilçesinin turistik mekânlarından olan Maden Deresi’nde Karapınar Köyü Camii İmam-Hatip’i Nuri Çetin, köy halkının desteği ile talebelere piknik organizasyonu düzenledi. Bizler de bu organizasyona hem dâvetli hem de öğretici olarak katıldık. Organizasyona ayrıca Karasu İlçe Müftüsü Hüseyin İlbay, İlçe Millî Eğitim Müdür vekili Mehmet Çalık ve birçok okul müdürleri iştirak ettiler.

Yaz ayı boyunca eğitimlerini tamamlamış olan öğrencilerin yüzlerinde mutluluğu çok rahat görebiliyorduk. Ayrıca programda, Kur’ân Kursu eğitimi çerçevesinde yapılan bilgi yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi. Organizasyon gerçekten çok güzeldi. Benim hoşuma giden bir yanı da bilgi yarışmasında yalnızca dereceye giren öğrencilere değil, Kur’ân Kursu eğitimine katılan bütün öğrencilere ödüller, hediyeler verildi. Bu bütün öğrenciler için hem teşvik hem de büyük bir mutluluk vesilesi oldu. Şahsen emeği geçen başta İmam Hatip Nuri Çetin’e ve ona maddî-manevî destek veren Karapınar Köyü halkına cân-ı gönülden teşekkür ediyorum. İnşaallah Rabbim, hizmetlerini makbul eylesin.

Öğrenciler ile piknik alanı içerisinde bulunan şelâle ve mağaraya doğru tefekkürî bir yolculuk yaptık. Her adımda canlıların zikrini hissettik yüreklerimizde. Her öğrenci farklı bir eğlence bulmuştu kendisine. Kimi geziyor, kimi muhabbet ediyor ve kimileri de futbol gibi oyunlar oynuyorlardı. Karapınar Köyü Camii İmam-Hatip’i Nuri Çetin ile uzunca bir sohbetimiz oldu. Hocamızın öğrencilerine bakışı çok farklı, her birisiyle ayrı ayrı ilgileniyor ve onları memnun edebilmek adına elinden gelenin fazlasını yapmak için uğraşıyordu. Yine sohbetimizde yıllardır yaptıkları Kur’ân Kursları arası futbol turnuvalarından bahsetti. Bu turnuvaların öncüsünün Nuri Çetin’in olduğunu daha sonra gazeteci bir ağabeyimizden öğrendik. Yetişen genç yavruların kendilerine bu kadar değer veren hocalarının olması onlar için kıymeti bilinmesi gereken bir değerdir diye düşünüyorum.

Faaliyetin başında olduğu gibi, sonunda da Nurun neferleri ile kâinatı okuyorduk. Bize en büyük ibretlik sahne, üzerinde yeşil yaprakları bulunan çınar ağacının altındaki kurumuş çınar yapraklarıydı. Dünyanın fani olduğunu ve dünya hayatının ardından da insanın yaşayacağı başka bir hayatının var oluşunu o kurumuş çınar yaprağı haykırıyordu. Akan derenin şırıltısına, rüzgârın sesi eşlik ediyordu ve oluşan koroda Nurun neferleri ile beraber bir duâ yükseliyor gökyüzü semalarına. “Allah’ım! Yeryüzünde zulme uğrayan bütün Müslüman kardeşlerimize yardım eyle. Allah’ım! Zalimler ve kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et ve bizi onlara karşı mağlûp olmaktan koru. Şüphesiz ki Sen, duâları işiten ve kabul edensin. Âmin!”

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*