Yeni Asya okuyucu buluşmaları ve Van Mevlidi

“İfrat gibi tefrit de zararlıdır. Fakat ifrat tefrite sebep olduğu için daha kabahatlidir” diyerek her şeyin ifrat ve aşırısından sakındıran Bediüzzaman Hazretleri, irtibatta aşırılığı özellikle istemiş ve buna “müfritâne irtibat” adını vermiştir.

Risale-i Nur Talebeleri, Üstadın bu tavsiyesine dayanarak ve ihlâstan sonra en büyük kuvvetimiz olan tesanüdü korumak adına, meşveret ve çeşitli toplantıları vesile ederek müfritâne irtibatı devam ettiriyorlar. Seminer, konferans, panel ve kongreler, aylardır görüşme fırsatı bulamayan dâvâ adamalarının bir araya gelmesine ve kucaklaşmasına, kardeşlik ruhunun inkişaf ve ihyasına vesile oluyor. Böylece şevk vermek ve almak, kuvvet vermek ve almak gibi mânâlar tahakkuk ediyor. İl, bölge ve umumî meşveret toplantıları da aynı hakikate vasıta oluyor.

Birkaç aydır “Yeni Asya okuyucu buluşmaları”adı altında, tamamen gönüllülük esasına dayalı ve resmî özelliği olmayan toplantılar yapmaya başladık. Hanım kardeşlerin de katılabildiği ve farklı mekânlarda kendi aralarında buluşma, tanışma ve kaynaşmayı netice veren bu toplantıları devam ettirmek ve yaygınlaştırmak istiyoruz. Anadolu’da gerçekleştirilen yıllık mezuniyet toplantıları ve piknik programlarına ilâveten, belli aralıklarla takvime bağlanmış olan bu okuyucu buluşmaları da tatlı bir hizmet heyecanına, şevk ve gayret duygularının canlanmasına vesile olacak inşallah.

Bu cümleden olarak Çankırı, Çerkeş, Pursaklar, Akyurt ve Çubuk gibi il ve ilçe meşveretlerinin arzusu ile ilk önce, 31 Aralık 2012 Cumartesi akşamı Çerkeş ilçesi hizmet merkezinde buluştuk. Ders, sohbet ve hizmet haberleriyle renklenen gecede, alınan karar gereği bu toplantının devamı, 16 Mart 2013 tarihinde, Çankırı Yeni Asya Temsilciliğinde gerçekleştirildi. Üçüncü yerimiz Kastamonu iliydi. 2 Haziran tarihi yaklaştıkça heyecanımız gittikçe artıyordu. Bu arada 31 Mayıs Salı akşamı Ankara ve Kırşehir’den katılan gönül dostlarımızla Kırıkkale’de buluştuk. Çoğunluğunu gençlerin meydana getirdiği kalabalık bir cemaatle yapılan ders ve sohbetlerle saatler su gibi akıp gitti. Özellikle, uzun yıllar Zübeyir Ağabeyle birlikte kalan Nurettin Tokdemir’in hatıralarla süslediği sohbet, tam bir feyiz ve tecrübe aktarımıydı.

2 Haziran Pazar günü üçüncü buluşmamızı Kastamonu ilinde gerçekleştirdik. Ankara, Çankırı ve Kastamonu’nun ilçelerinden de gelenlerle, Yeni Asya okuyucu buluşmalarına on hizmet mahalli iştirak etmişti. Çubuk ve Çerkeşli dostlarımız büyük minibüsler tutmuş, diğer yerler özel araçlarıyla ailece gelmişlerdi. Hanım kardeşler bayan dershanesinde görüşüp, tanışıp kaynaşırken, erkekler de mülkiyeti satın alınan geniş dershanenin geniş salonunda kucaklaşıyorlardı. Semavatın sakinleri olan melâikeleri dahi gıpta ettirecek bir muhabbet tablosu vardı. Yeni Asya temsilcimiz İbrahim Vapur ise, diğer kardeşlerle birlikte misafirleri ağırlamak için elinden gelen her şeyi yapıyordu. İkram faslı ve yapılan dersten sonra tarihi Nasrullah Camii, Bediüzzaman’ın sekiz yıl kaldığı restore edilen evi, Şeyh Şaban-ı Veli hazretleri ve Üstadın has talebelerinden Mehmet Feyzi Efendinin kabrinin ziyaretini müteakip, yine muhabbet seli içinde dâvâ arkadaşlarımızla kucaklaşıp vedalaşarak, geldiğimiz hizmet mahallerine döndük. Yılda dört defa ve üç ayda bir olarak takvime bağlanan bu Yeni Asya okuyucu buluşmalarının dördüncüsünü Eylül ayının ilk Pazar günü Pursaklar’da gerçekleştirme dâvetini de yapmış olduk. Günü birlik yapılan bu okuyucu buluşmaları, hem erkekler hem de hanım kardeşler için unutulmaz bir hatıra ve sevap hazinesi olarak bâki âlemlere intikal etti. Kudsî bir dâvâya gönül vermiş ve inanmış olan bu Nur fedaîlerinin, dâvâ adamlığı ruhuna katkıda bulunmanın manevi lezzeti ve Allah’ın rızasına uygun oluşu her şeyin üzerindeydi. Ziyaretler esnasında yağan rahmetin bolluğu bizce bunun bir işaretiydi.

Bir gün aradan sonra bir başka buluşma Polatlı’da gerçekleşti. Ankara, Sincan ve Haymana’dan gelen dâvâ adamaları yeni satın alınan dershanenin salonunu şenlendirmişlerdi. Nur mesleğinin temel esaslarının izah edildiği ders ve yeni gördüğümüz kardeşlerle tanışıp kaynaşma arasında saatler akıp gitti.

Yeni Asya camiası, her vesileyle mensuplarını buluşturmayı bir gelenek hâline getirmiş. Bediüzzaman mevlitleri de bunlardan birisidir. Urfa mevlidinden sonra, Van’da ilk mevlit 1967 yılında yapıldı. Sonra Isparta mevlidi devreye girdi. Ancak 12 Eylül 1980 ihtilâlıyla kesintiye uğradı. 28 Ekim 1990 yılında Ankara’da, Kocatepe Camiinde ilk Bediüzzaman Mevlidi yapıldı. Bir yıl ara verildi ve 28 Şubat süreci dâhil yıllarca icra edildi. 10 Ekim 1999 son mevlidimiz oldu. o günden bu yana nedense yapamadık. Ancak bu sonbaharda Kocatepe mevlidi inşallah olacak. Zahiren hiçbir mani görünmüyor. Duanızı bekliyoruz.

Bu mevlit programları arasında Van mevlidinin ayrı bir yeri vardır. Zira gençlik yıllarında Bediüzzaman yaklaşık on beş yıl orada kalmış. Vanlılar Üstadı hemşerileri gibi görür. Onun adına yapılan mevlitler için gelen binlerce misafirlere evini açarlar ve öz kardeşleri gibi sahip çıkarlar. Temsilcimiz Ahmet Yaprak tarafından bütün hazırlıkların tamamlandığı haber verildi. Kocatepe mevlitleri zamanında Doğudan Batıya akıp gelen Nur Talebeleri gibi, 8 Haziranda Batıdan Doğuya sel gibi akan Nur kahramanları Van Mevlidinde buluşacak ve kucaklaşacaklar. Yeni Asya okuyucularının bu muhteşem buluşması, millî birlik ve kardeşlik projeleri üreten devlet adamlarına ışık tutacak ve gerçek birlik ve kardeşliğin nasıl ve hangi temelde olması gerektiğine örnek olacak inşallah.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*