Bir zehirlenme olayı

ÜSTAD’IN RAMAZANLARI

AZİZ Üstad’ımızın mübarek hayatında daima takip ve tarassud altında olduğunu biliyoruz. İslâm düşmanlarının zehirlemelere kadar varan insafsızca hareketlerinden birisi de bir Ramazan günü cereyan eder.

Yer Emirdağ, yıl 1945…

İnsanın kanını donduran bir zehirlenme olayını, Emirdağlı Çalışkanlar hanedanından İhsan Çalışkan Ağabey’in hatıralarında görmek mümkün. Şunları anlatıyor İhsan Çalışkan:

“1945 Ramazanı, akşamdan sonra Üstadın zehirlendiği haberini aldık. Mustafa Acet, Ceylan Çalışkan, Hamza Emek’le beraber Üstadın yanına gittik. Üstad çok rahatsızdı. Yatsı namazını da kılmamıştı. Sonra abdest almasına yardım ettik. Ceylan Ağabey koluna girdi. Üstad oturarak yatsıyı kıldı. Gece saat yarıma doğru Üstad ‘Elhamdülillah, çok şükür bu ıztıraptan kurtuldum. Kardeşlere selâm söyleyin, bana dua etsinler’ buyurdu.

İşte bu zehirlenmenin bedeline sonradan öğrendiğimize göre Hasan Feyzi Ağabey ahirete irtihal etmiş.

Babam geçmiş olsun ziyaretine gitmişti. Babam daha önceden Üstadın zehirleneceği haberini bir vesile ile öğrenmişti. Ama ne zaman olacağını bilmiyordu. Üstad’a:

‘Üstadım ihtar edilmedi mi, zehiri yemeseydiniz olmaz mıydı?’ dedi. Üstad:

‘Kardeşim Osman! Yemem lâzımdı. Çünkü ben Hasan ve Hüseyin’in neslinden geliyorum. Beni onlar gibi şehid etmek istiyorlar, ama muvaffak olamıyorlar’ dedi.” (Çalışkanlar Hanedanı, İ. Atasoy, Nesil Yay.)Zalim zulmeder, kader adalet eder.