“Demokratlar ittifakına” doğru

Gara’da yaşananlar siyaseti sarstı.

Her kafadan bir ses çıkıyor.

Ortada bir çok soru var cevap bekleyen.

Şeffaf, açık, hesap verebilir bir yönetim tazı olmadığı için bu konudaki sorular da yine havada kalacak gibi.

Karşılıklı atışmalar yaşanacak ve sonunda yine tarihin karanlığına gömülecek bu olay.

Geçmişte yaşadığımız bir çok olay gibi.

Bu noktada dikkat çekici olan bu olayın ne maksatla kullanıldığı.

Zira Gara olayında iki ihtimalli bir hesap yapılmış.

Birincisi başarı üzerine, diğeri de başarısızlık noktasında.

Bir başarı yakalansa idi bu çok büyük bir siyasi malzeme olarak kullanılacaktı.

“Müjde kavramı” bunu gösteriyor.

Bu olmadı.

Şu anda yaşanan ise negatif alternatif yolu.

Bu da şehitler üzerinden siyaseti dizayn etme çabası.

Millet ittifakını bir birine düşürme çabası.

Cumhur ittifakı karşısındaki muhalefet cephesini dağıtma planı.

İki bakanın acil olarak muhalefet partilerine gitmeleri buna işaret ediyor.

Bilhassa İyi Parti üzerindeki baskıyı arttırmak, mümkün olur ise bu partiyi terör üzerinden manipüle edip kargaşaya sürüklemek ve nihayetinde millet ittifakını dağıtmak.

HDP üzerindeki baskılar da aynı yönde.

Bu ise hem çirkin, hem de basit bir oyun.

Peki muhalefet bu basit oyuna düşer mi?

Son beyanlara bakılırsa düşmemiş gibi. Üstelik muhalefet tarafından çok sert beyanlar da verildi. Galiba bu basit oyunlar da gına geldi. Boş laflara artık kimse inanmıyor.

Hamaset karın doyurmuyor.

Fakat bu konudaki atraksiyonlar devam edecektir hiç kuşkusuz. Zira karşıda başarı için her şeyi mübah gören ve iktidarda kalmak için her şeyi yapma kabiliyetinde olan bir iktidar var.

Öyle ki bazı dehşetli olaylar bile bunların gözünde “Allah’ın bir lütfu.”

Hal böyle olunca her şey beklenir bunlardan.

Bu nedenle farklı çapta olaylara hazırlıklı olması lazım muhalefetin.

Peki bu olaylar niçin böyle bir sürece girdi?

Sorunun cevabı “seçimde” saklı gibi.

Görünen o ki bu süreç bir seçim süreci.

Bütün yollar sandığa doğru gidiyor. Yakın bir erken seçim yok ise iktidar ve ortağı niye bu kadar hırçınlaşsın?

Önce de ifade ettiğimiz gibi sanki ülke seçim kapısını çalmak üzere.

Onun için:

İşsizlik, ekonomik kriz, enflasyon gerçek gündem iken, iktidar terör sopası ile gündemi saptırmaya çalışıyor.

Sürekli onu bunu terörist diye suçlarken, gerçek teröristle karşılatığında ise on üç vatandaşımızı bile kurtaramıyor.

Tam bir garabet hali.

Belli ki, seçime giderken gerçek gündem olabildiğince saptırılacak.

Belki de 7 Haziran sürecine benzer bazı olaylar yaşanacak.

Bunların en karanlık adamı değil mi, “Suriye tarafından iki füze fırlatırım da savaş çıkarırız” diyen?

Karşımızda zıvanadan çıkmış bir yönetim var. Bunlardan öyle mantıklı ve olumlu bir davranış tarzı beklemek hayal.

Bu noktada muhalefet çok uyanık olmak durumunda.

Şayet bir erken seçim sürecine girilirse süratle yeni bir ittifak arayışı gündeme gelebilir.

Bunun adı da muhtemelen “Demokratlar ittifakı” olacak.

Böyle bir ittifak merkez sağa konumlanacak hali ile.

Şayet şu an sağ cephede yer alan partiler böyle bir ittifak kurabilmeyi başarabilirlerse bu ittifak ülkenin önünü açar.

İktidar cephesi içindeki merkez sağ oylar rahatlıkla böyle bir ittifaka oy veriler.

Bu durumda merkez oyları Soylu bile tutamaz.

Bu gün iktidar cephesinde nereden baksanız yüzde yirmi beş civarında bir merkez kitle var.

Bu kitle hem makul, hem de iktidarda olmayı seven bir kitle.

Şayet “Demokratlar ittifakı” gibi bir merkez sağ ittifak kurulabilir ve iktidar olabileceği de güçlü bir ihtimal olur ise bu oylar süratle iktidar cephesini terk eder.

Yeter ki sağ cephedeki muhalefet liderleri bir araya gelebilsinler.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*